ÖZKAYA FERENDECİ, HAMİDE ÖZDEN
ÖZKAYA FERENDECİ, HAMİDE ÖZDEN
DER, DIE, DAS
Av. Prof. Dr.
18 Temmuz 1973, Köln
Alman Lisesi öğrenim yıllarınız:
1984-1991
Alman Lisesi sonrası eğitiminiz:
Bonn Üniversitesi Hukuk Fakültesi
Mesleğiniz:
Hukukçu, Öğretim Üyesi
Halen çalıştığınız yer / Bulunduğunuz pozisyon:
Türk - Alman Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi
Meslek dışı çalışmalarınız:
İstanbul Alman Liseliler Derneği, İstanbul Alman Lisesi İdare Derneği
Eserleriniz (Varsa):
1) Kesin Hükmün Objektif Sınırları (2009); 2) İflasta Takas (2013) 3) Alman Hukuku örneği ile sözlülük ilkesi (2019) ve çok sayıda Türkçe ve Almanca hukuki makaleler
Yabancı diliniz:
Almanca, İngilizce,
Eşinizin adı:
Ahmet Ferendeci
Eşinizin mesleği:
Makine Mühendisi
Çocuklarınızın isimleri:
Efe Noyan Ferendeci
İrtibat adresiniz:
19 Mayıs Mah., Uzay sok. No: 5, 34736 Kadıköy-İstanbul
ÖZKAYA FERENDECİ, HAMİDE ÖZDEN Cevaplıyor
İlkokulu Almanya'da Bad Honnef'te (Bonn'a yakın bir kasabada) okudum ve akabinden 5. Sınıf için Siebengebirgsgymnasium'a geçtim. 5. Sınıfı bitirince, İstanbul Özel Alman Lisesi'nin sınavına girdim ve kazanınca eğitim hayatıma burada devam ettim.
Orta halli bir öğrenciydim.
Öğretmenimiz sayesinde İngilizce dersini hiç sevmezdim. Matematik en sevdiğim dersimdi.
Almanca Öğretmenimiz Herr Haupt ve müdürümüz Herr Kahmann.
İlk üç sene Tansel Özgören, sonraki dört sene Prof. Dr. İdil Arslan Alaton.
Mutlu olmak.
Çok naif bir dönemdi ve birçok imkanın Türkiye'ye ilk geldiği yıllardı.
Arkadaşlarımla yaşadığımız her olay. Bir de Güler Hanım diye bir öğretmenimiz vardı, onun yaptığı haksızlıklarını hiç unutmam. Hiç okula uygun bir öğretmen değildi.
Ders dışı faaliyetlere katılırdım.
Almanya'da, Bonn Üniversitesi Hukuk Fakültesi'ni bitirdim.
En başta özgüven.
Öğretmenleri, seçkin öğrencilerin olması ve Almanların okulu idare etmeleri.
Abitur yaptım ve bunun sayesinde Almanya'da okudum.
Malesef birçok arkadaşımızın Alman Lisesi ruhunu sadece kendilerine bir faydası olması halinde hatırladığını görüyorum. Alman Lisesi için çaba gösterenlerin yeterince takdir edilmediğini biliyorum. Bu konuda daha okul yıllarında bilincin geliştirilmesi sanki uygun olur.
Çalışmak ve azim.
Klasik branşlarda, yani temel bilimlerde eğitim almalarını öneririm. Ayrıca kesinlikle yüksek lisans ve doktora yapmalarını da tavsiye ederim.
İDİL ARSLAN ALATON SORUYOR
Cok güzel arkadaslıklarım oldu, çok iyi bir eğitim almanın her zaman avantajlarını yaşadım. Cok şanslı olduğumu düşünüyorum.
Kesinlikle isterim, zira eğitimi çok iyi ve farkındalık yaratıyor.
İngilizce dersini son senede sevmedim, zira Herr Dupper'in bana karşı tavrı doğru değildi. Bir de cografya derslerinde cok sıkılırdım.
Arkadaşım İdil!
Ben vefalı bir mezun oldugumu düsünüyorum. Sınıfca bulusmak icin de elimden geleni yapıyorum, ama bu konuda çok geri bildirim alamıyorum. Dolayısıyla bir arkadasim ile aram iyi ve diğerleri ile de iyi olmasını isterdim, ancak birçok etkinliğe katılmadıkları için yapacak bir sey yok.
Hayır.
Mezuniyet gecemizden sonra arkadasım İdil bana geldi ve kaldı (Kozayatağı'nda), ertesi gün evine (Etiler) gidecek, ama yanında gündelik kıyafet yok, sadece balo elbisesi vardı. Benim kot pantolonumu vermistim, ancak o da Idil'e cok büyük gelmisti ve kemer de bulamadık, pantolana cuval ipi baglamistık ve İdil öyle evine gitmisti. Cok gülmüstük.
Son sınıfta cografya öğretmenimiz Fatma Börekçi, sınıfta bulunan kaset çaların içindeki kaseti kendisine vermesi icin sınıf arkadasımız Caner'e ısrarla emir verdi, oysa kaset çalarda kaset yoktu. Caner bunu izah etmeye çalışsa da, Fatma Hanım hiç dinlemedi ve ısrarla kaseti ver dedi. Sınıfca kahkahlarımızı zor tuttuk.
Herr Kahmann müthisti. Onun disiplini, sevgisi, olayları idare edişi harika idi.
Sınıf arkadaşım Engin'in annesi bana 10. Sınıfta, sen hukuk oku bence demişti, sana cok yakısır demisti. Benim de hic aklımda yoktu. Ancak daha sonra gercekten hukuk okudum ve cok da mutuluyum.
