ÇOLAKOĞLU, HÜSEYİN
DER, DIE, DAS
Alman Lisesi öğrenim yıllarınız:
1970-1978
Alman Lisesi sonrası eğitiminiz:
Tübingen Tıp Fakültesi, Tübingen ve Essen Tıp fakültesi KBB kliniklerinde Uzmanlık Eğitimi
Mesleğiniz:
Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Uzmanı
Halen çalıştığınız yer / Bulunduğunuz pozisyon:
Kendi Muayenehanesi / Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Uzmanı
Meslek dışı çalışmalarınız (Varsa dernek, vakıf, sosyal sorumluluk projesi, vb.):
Alkev Mütevellisi, Alman Lisesi Yönetim Derneği ve Alman Liseliler Derneği Üyes
Yabancı diliniz:
Almanca, İngilizce
Eşinizin adı:
Zerrin
Çocuklarınızın isimleri:
Can, Cansu
Ailenizdeki başka Alman Liseliler:
Cansu (Kızı)
E-posta adresiniz:
hmc@drcolakoglu.de
ÇOLAKOĞLU, HÜSEYİN Cevaplıyor
1970 yılında, ilkokul sonrası her okulun sınavına tek tek giriliyordu. En hoşuma giden Alman Lisesi oldu, iki yabancı dili iyi öğretmesi ailem açısından belirleyici olmuş, ben de isteyince tercih bu yönde oldu.
Çalışkandım, sosyal de bir öğrenciydim, voleybol takımındaydım, yıllık ekibindeydim.
Matematik, kimya, tarih edebiyat sevdiğim dersler, sevmediğim ders pek yoktu, iyi hocalara denk geldiğimi düşünüyorum.
Bernd Schaefer, Hofmann, Hertel, Ther, Böhmer, Adnan Bey, Lamia Hanım
Voleybol, yıllık
Rudi Dana
Almanya'da tıp okumak
Bence, önemli olan okula keyifle gitmek, şimdi seni lise yıllarına döndürelim deseler hemen dönerim.
Rahmetli Adnan Bey, çok iyi bir müdürdü ve okul arkadaşım Murat Etaner'in uçak kazasında hayatını kaybetmesi.
Almanca ve İngilizce'yi daha derinlemesine öğrenirdim.
Tübingen'de tıp okudum.
Tıp fakültesini çok rahat okudum, Türkiye'ye döndükten sonra da okul çevremin çok fayda ve desteğini gördüm.
Okulumuzu diğerlerinden ayıran özellikleri nasıl tanımlarsınız? Mantık ve bilgiye dayanan analiz.
Abitur yaptım. Tıp fakültesini Almanya'da okumamı çok kolaylaştırdı.
Alman Liseli olmanın verdiği öz güven var tabii, ruhtan ziyade bir okuldaşlığın var olduğunu düşünüyorum. Tabii okulun verdiği düzgün insan olma gerçeği de var, bu halen de mevcut.
Güven verebilme, doğruların dile getirilmesi.
Herkes kendi yolunu kendi çizecek tabii, ama başarısız olmaları için hiç bir neden yok. Lise sonrası alacakları iyi bir üniversite eğitimi, önlerine çok iyi fırsatlar çıkaracaktır.
ZEHRA ŞUKAL SORUYOR
Alman Lisesi'ni en başından, o zaman yapılan giriş sınavında sevmiştim. Başka okullara da girmiş olmama rağmen, bu ilk görüşte aşk gibi bir şey idi. O zamanlar mantıklı bir açıklaması yok tabi, ama daha sonra alınan eğitim, hayata hazırlanma, etik değerler, edinilen arkadaşlıklar bana yapılan seçimin çok doğru olduğunu gösterdi.
Kızımın Alman Lisesine gitmesini ben istedim, lisede verilen sorgulama, analitik düşünme yeteneği, özgür düşünme ve ileri derecede özgüvenin, ona üniversite yıllarında büyük artılar sağladığını düşünüyorum.
Almanya'da tıp okurken çok okumak ve ezberlemek gerekiyordu. Okulumdan buna yönelik en önemli kazanım disiplin olmuştur diyebilirim, belli oranda da analiz yapabilme.
Yıllık yaparken, Cağaloğlu'ndaki matbaadan çıkıp köprü altındaki meyhanelerde kafa çekmek, voleybol takımında oynamak, genel anlamda lise yılları, şimdi bile dönebilsem dönerim o yıllara.
Yıllık ekibi olarak çok uğraştık, bayağı zaman ve emek harcadık, notlar da düştü bu arada tabii, ama yıllık tamamlanıp dağıtıldığında bir şey başarmış olmanın keyfi muazzam.